“`html
Suriye’de Tarihi Bir Dönüşüm Süreci
Suriye, 61 yıllık Baas yönetiminin çöküşü ile birlikte tarihi bir dönüşüm yaşıyor. Neredeyse 14 yıl süren iç savaş sona ererken, Esad rejiminin kırılgan yapısı yalnızca 10 gün içinde parçalanmış durumda. Hakan Fidan, bu süreçte aktif rol üstlenmiş bir kişi olarak dikkat çekiyor. Kriz dönemlerinin çoğunda önemli kararlar alarak Suriye’nin gidişatında belirleyici bir etkiye sahip oldu.
Stratejik Kararlar ve Uluslararası Koalisyon
İstihbarat Başkanlığı görevindeyken, uluslararası koalisyonun kurulmasından DAEŞ ve PKK ile mücadelenin teşvik edilmesine kadar var olan sorunlara çözüm arayışlarında öncülük etti. Dışişleri Bakanı olarak da Suriye konusunu MİT ve Milli Savunma Bakanlığı gibi ana devlet kurumlarıyla işbirliği içinde yönetmeyi sürdürdü. İdlib’den başlayıp Şam’a uzanan süreçte, bu meselede en önemli aktörlerden biri oldu.
Erdoğan’ın Liderliğinde Atılan Adımlar
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önderliğinde bu uzun süreç boyunca birçok aşama kat edildi ve stratejik kararlar alındı. Şimdi ise yeni dönemin nasıl şekilleneceği merak konusu. Bakan Fidan bu konuda şu ifadeleri dile getirdi:
“Geçtiğimiz 14 yıl boyunca bu durumu milletimize nasıl aktaracağımızı düşündük, sayın Cumhurbaşkanımız her zaman bu konunun arkasındaydı. Biz, sorunun öncesinde ve sonrasında Suriye halkının iyiliğini ön planda tuttuk. Uzun vadede oldukça iyi bir noktaya geldik.”
Türkiye’nin Suriye’deki Rolü ve SMO’nun Kuruluşu
Suriye Milli Ordusu (SMO) Türkiye’nin desteğiyle kuruldu. Diğer ülkeler desteğini çekerken, Türkiye bu süreçte kararlı bir duruş sergiledi ve bunun olumlu etkileri görüldü. Fidan, Astana sürecinin başında, Suriye’nin Dostları Platformu’nun yanında olduğuna dikkat çekerek, “Eğer SMO desteklenmeseydi, muhalefet yok olur, milyonlarca mülteci de Türkiye’ye akın ederdi.” dedi.
Yeni Dönemde Siyasi İlişkiler ve Kris Dönemi
Rejim çöktüğünde Doha Forumu’nda bulunan Fidan, bu gelişmelerin çok da ani olmadığını belirtiyor. Rejimin son iki yılda zayıfladığına dikkat çeken Bakan, “Rusya ve İran’ın müdahalesiyle, artık Esad’ın destek görmesinin bir anlamı kalmamıştı.” açıklamasında bulundu. Bu durumu, muhalefetin cesaretiyle ilişkilendiren Fidan, tamamen barışçıl bir geçiş sürecinin sağlanmaya çalışıldığını vurguladı.
Yeni Yönetim ve Kamu İdarelerinin Yeniden Yapılandırılması
Bugünlerde muhalif güçlerin Şam’ı ele geçirmesiyle birlikte devlet kurumlarının işlevselliğini korumak için hızlı adımlar atıldığı gözlemleniyor. Örneğin, yeni bir Başbakan atanması gibi. Fidan, “Muhalefet, halkın ihtiyaçlarını geçerli kılma sorumluluğunun farkında, bu nedenle tüm ülkeye hizmet edecek mekanizmalar oluşturuyor.” dedi.
Diplomatik İlişkiler ve Gelecek Planları
Dün yapılan açıklamalara göre Türkiye’nin Şam Büyükelçiliği yeniden faaliyete geçecek. Fidan’a göre, risklerin azaltılması adına dikkatli davranmakta fayda var. “Biz yapıcı yaklaşım sergiliyoruz ve gerekli diplomatik adımları atıyoruz.” dedi.
Bölgesel Güvenlik Kaygıları ve Sığınmacılar
Suriye’de güvenlik sağlanmadan, geri dönüşlerin gönüllülüğünün pek mümkün olmadığı da vurgulandı. Fidan, “Herkes kendi evine dönmek ister; biz, geri dönüşlerin artacağına dair veriler alıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Gelecek Senaryoları
Ortadoğu’da yaşananların Suriye’deki gelişmelere yansımayacağının garantisi yok, özellikle de İran-Hizbullah ilişkileri açısından. Ayrıca, Blinken ile gerçekleştirdiği görüşmelerde Gazze’deki ateşkesin acilen sağlanması gerektiğini ifade etti.
Son Söz
Hakan Fidan’ın değerlendirmeleri, Suriye’nin geleceği ve bölgedeki dinamikler hakkında önemli ipuçları sunuyor. Diplomatik ilişkilerin güçlendirilmesi ve istihbaratın etkin kullanımı ile bölgedeki istikrarın sağlanması hedefleniyor.
kaynak: patronlardunyasi.com
“`